5 Şubat 2014 Çarşamba

Ali İsmail Korkmaz, Katiller Bizden Kaçamaz!

Tayyipgiller’in yakın zamanda yaşayacakları sonun başlangıcı olan Şanlı Gezi İsyanı’mız sırasında alçakça katledildi Ali İsmail Korkmaz. Henüz 19 yaşındaydı. Babasının söylediği gibi, bir karıncayı dahi incitmek bir yana, hayatı boyunca küfür bile etmeyen bir insandı Ali İsmail. Ne var ki insani değer bakımından onun binde biri dahi olmayan alçaklar, insan suretleri tarafından katledildi gencecik yaşında.
Ali İsmail Korkmaz’ın katillerinin bulunması için ilerici-devrimci kamuoyunun ısrarlı takibi üzerine başlatılan yargılama süreci Tayyipgiller’in kuşa çevirdiği “adalet” mekanizması sayesinde birçok hukuksuzluğa sahne oluyor. Örneğin 6 Ocak’ta mahkeme, sanıkların dinlenmesinden önce tanıkların dinlenmesi gibi ucube ve yargılama mantığından uzak bir uygulamayı dayatmaya çalıştı ancak avukatların itirazı üzerine bu dayatmadan vazgeçmek zorunda kaldı.
Ali İsmail Korkmaz davasında bir hukuksuzluk da duruşmanın “güvenlik gerekçesiyle” Eskişehir’den Kayseri’ye alınması oldu. Burada amaç herkesçe malumdur. Diğer Gezi Şehitlerimizin davaları gibi Ali İsmail Korkmaz davası da artık tüm ilerici güçlerin ortak davası haline gelmiştir. Gezi şehitlerimizin davasının görüldüğü her adliye artık bir eylem alanı haline gelmektedir. İşte tam da bu gerekçeden ötürü dava daha “sakin” bir şehir olan Kayseri’ye alınmıştır.

Ne var ki 3 Şubat tarihinde gerçekleştirilen duruşma Tayyipgiller’in bu konuda yanıldığını gösterdi. Ali İsmail’in davası için binlerce insan, binlerce Gezi Direnişçisi Türkiye’nin çeşitli illerinden Kayseri’ye akın etti. Diğer illerden gelen Direnişçilerle birlikte Kayseri’nin ilerici kurumlarının da yer aldığı kısa bir yürüyüşten sonra gelinen Kayseri Adliyesinin arka tarafı bir miting alanına dönüştü. Hep bir ağızdan “Ali İsmail Korkmaz Ölümsüzdür”, “Ali İsmail Korkmaz, Katiller Bizden Kaçamaz”, “Ağlama Anam Evlatların Burada”, “Her Yer Taksim Her Yer Direniş”, “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam” sloganlarının haykırıldığı eylemde Ali İsmail’e ve Gezi İsyanı’mıza sahip çıkan binlerce insan soğuğa ve yorgunluğa aldırış etmeden 14 saat boyunca alanı terk etmedi. Sabah saat 09.30 civarında başlayan duruşma saat 23.30 civarında sona erdi.
Duruşma sonunda Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve savcının da katıldığı sanık polis Yalçın Akbulut’a yönelik tutuklanma talebinin reddine karar verdi. Duruşma 12 Mayıs saat 10.00’a ertelendi.
Biz de Kurtuluş Partililer olarak Ali İsmail Korkmaz’a ve Gezi Direnişi’mize sahip çıkmak için Kayseri’deydik. Coşkumuz ve kararlılığımızla miting alanına devrimci heyecanımızı taşıdık. Partimiz MYK üyesi Halil Arabulan, kurulan platformdan halka seslenerek coşkulu bir konuşma gerçekleştirdi. Yoldaşımız konuşmasında Gezi Direnişi’mizin, Devrim Tarihimizin önemli bir basamağını oluşturduğunu ve AB-D Emperyalistlerine ve Ortaçağcı İrticaya karşı bir Direniş niteliğini kazandığını ifade etti. Halk düşmanlarına karşı gerçekleştirilen bu Direnişin daha da büyüyeceğini ifade eden Yoldaşımız, eninde sonunda Halkımızla birlikte İkinci Kurtuluş Savaşı’mızı başarıya ulaştıracağımızı dile getirerek konuşmasını sonlandırdı.
Gece yarısına yakın bir saatte duruşmanın bitişiyle Ali İsmail Korkmaz’ın ailesi platforma çıkarak kısa konuşmalar yaptılar. Ali İsmail’in annesi Emel Anne alandakileri selamlayarak başladığı konuşmasını “Onlar Ali İsmail’i öldürmekle bir kişiyi öldürdüler ama binlerce Ali İsmail yarattılar” şeklinde sürdürdü. Daha sonra söz alan devrimci avukatlar davanın seyriyle ilgili bilgileri paylaştı.
Saat 23.45’te coşkusundan hiçbir şey kaybetmemiş olan kitle Ali İsmail’in katledilmeden önce paylaştığı son sözleri hep bir ağızdan haykırarak 12 Mayıs’ta buluşmak üzere dağıldı: “Korkacaksın, Titreyeceksin, Yıkılacaksın Adi Hükümet!”
Kurtuluş Partililer