Yeni bir eğitim dönemi başlarken sizlere, özellikle gençlere bu yazıyı yazmak istedik. Önce geçmiş dönemi değerlendirelim: AKP’giller iktidarı pandeminin başında okulları tatil ederek kendilerince online sisteme geçtiler ve beklendiği gibi bu süreci düzgün yönetemediler. Kurdukları sitelerin yetersiz olması ve öğretmenlerin bu konu hakkında eğitimlerinin olmaması dışında birçok evde bilgisayar, internet, televizyon gibi online derse katılımı sağlayacak araç gereçler de bulunmuyordu.
TÜİK verilerine göre Türkiye’de 2 milyon 716 bin 883 hanede herhangi bir internet erişimi bulunmuyor. Peki, bu hanelerdeki öğrenciler nasıl eğitim aldı? Devlet bu konu hakkında bir çalışma yürüttü mü? MEB, EBA’ya erişim için internet dağıttı diyebilirsiniz ancak o interneti kullanmaya çalışan öğrencilerin çoğu online eğitim alamadı. Çünkü EBA’ya erişim için evlerinde bir bilgisayar, tablet vs yoktu. Yani MEB’in dağıttığı internet kullanılamadı.
Peki, evlerinde
tüm imkanları olan öğrenciler çok faydalı bir eğitim alabildi mi? Kesinlikle
hayır! Çünkü MEB’in kurduğu siteler sürekli arızalandı. Televizyondan
yaptıkları yayınlar sürekli kendini tekrar etti alakasız konulara değinildi.
Ders aralarına ilahiler ve Adnan Menderes'in idam görüntülerini sıkıştırarak
gençlerimizin beyinlerini yıkamaya çalıştılar.
Peki, yeni dönemin
açılacağını söyledikleri bu günlerde AKP’giller ne mi yapıyor? Daha başlamadan
yeni dönemi belirsiz bir tarihe erteliyor. Bir taraftan, ‘online eğitim
yapacağız’ diyorlar, bir taraftan, ‘yüz yüze eğitime kademeli olarak geçeceğiz’
diyorlar. Ancak her ikisi için de gerekli ortamı sağlamıyorlar. Online eğitim
için bütün öğrencilerin gerekli ekipmanları olması gerekiyor ancak AKP’giller
bunu önemsemiyorlar. ‘İmkanın varsa derse katılırsın’ diyorlar. Yani, ‘paran
varsa okursun yoksa okumazsın’ diyorlar. Hatta acı bir örnek verelim.
AKP’giller’in MEB’i bir uygulama başlattı bu süreçte. MEB, mevsimlik işçi
olarak tarlada çalışan öğrencilere “EBA mobil destek aracı” hazırlamış.
Kendilerince öğrencilerin online eğitimden mahrum kalmamasını istemişler. Peki,
soralım MEB’e, o öğrencilerin normalde tarlada değil evlerinde olup o derslere
katılması gerekmez mi? O öğrencilerin tarlada çalışarak online eğitime katılabileceğini
düşünmek insan aklıyla dalga geçmektir. MEB bu uygulama ile öğrencileri online
eğitime katmak yerine çocuk işçiliği meşru kılmaktadır.
AKP’giller’in
eğitim politikası her zaman olduğu gibi pandemi sürecinde de bilimden uzak,
eşitsiz, paralı ve Ortaçağcı gerici zihniyet ile dolu bir eğitim. AKP’giller’in
amacı okuyan, bilime ilgi duyan, çalışkan bir nesil yetiştirmek değil. Onların
amacı Ortacağcı gerici bir nesil yetiştirmek. Ama biz Halk Kurtuluşçu Liseliler
olarak buna izin vermeyeceğiz. Yeni eğitim dönemi yeni bir facia olsa bile biz
yılmadan mücadeleye devam edeceğiz, ta ki mücadelemizi zafere ulaştırıp halkın
iktidarını kurana ve bu ülkeye bilimin ışığında ilerleyen bir eğitim sistemi
getirene dek.
Bizler Halk
Kurtuluşçu Liseliler olarak, sizleri de bizimle birlikte Halkın Kurtuluş
Partisi saflarında örgütlü mücadeleye çağırıyoruz.
Yaşasın Laik,
Bilimsel, Eşit, Parasız Eğitim!
Halk Kurtuluşçu Liseliler