Kurtuluş Partisi Gençliği olarak, 1978 yılında Eczacılık
Fakültesi önünde faşist güçler tarafından bombalanarak can veren 7 devrimci
öğrenci arkadaşımızı ve 1988 yılında Halepçe’de kimyasal bombalarla katledilen
Kürt kardeşlerimizi anmak amacıyla, İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampusu
Eczacılık Fakültesi önünde bir basın açıklaması düzenledik.
Devrim Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşunun
ardından açıklamamızı Kurtuluş Partisi İstanbul Gençliği adına Evrim Bin
Yoldaş okudu.
Evrim Yoldaş; halk düşmanı Tayyipgiller tarafından
susturulmaya, yıldırılmaya ve bilinçsizleştirilmeye çalışılan, İşçi Sınıfımızın
devrimci müttefiki gençliğe yapılan saldırıların, sadece dün değil, bugün de
aynı şiddetle devam ettiğini belirtti. Özellikle mücadele eden gençliğin,
Finans-Kapital ve onun yeryüzündeki gölgesi olan politikacılar tarafından tüm
çabalara rağmen sindirilemediğini ve gençliğin karşısına her fırsatta düzenin
yarattığı ve kullaştırdığı güçler çıkarılarak nefes alacak alan bırakılmadığını
vurguladı.
Evrim Yoldaş; dört gün önce 41’inci yıldönümü gerçekleşen 12
Mart Faşist Darbesinin ve 17’inci yıldönümü gerçekleşen Gazi Katliamı’nın,
gençliğin ve ezilenlerin mücadelesine engel olmak amacıyla yapılan adice
saldırılar olduğunu hatırlattı. Bu olaylara benzer bir şekilde 16 Mart
Katliamı’nın da hem gençliğin tepkilerini, hem de ezilen halkların mücadelesini
durdurmak için yapılmış olduğunu belirterek sözlerine devam etti.
Günümüzde ise aynı baskıların Tayyipgiller eliyle sürdüğünü,
“4+4+4 kesintili eğitim modeli”yle ve öğrencilere yapılan saldırılarla,
gençliğe duyulan kinin ortaya çıktığını belirten Evrim Yoldaş, Beyazıt’ta
öldürülen 7 öğrencinin katilinin CIA-Kontrgerilla destekli faşistler olduğunu
ve halkımızın zamanaşımına uğrayan davanın faillerinden hesap soracağını ifade
etti.
Tıpkı 16 Mart Katliamı gibi zamanaşımına uğrayan “Sivas
Katliamı” davasının da aynı güçlerce desteklenen Ortaçağcı Şeriatçılar
tarafından yapıldığını da sözlerine ekledi.
Evrim Yoldaş; bu Katliam’dan tam 10 yıl sonra yapılan Halepçe
Katliamı’nın ise, gelişen Kürt Ulusal Hareketini durdurmak amacıyla, Irak
hükümeti tarafından yapıldığını ve ezilen halklar ile dayanışma içinde olunması
gerektiğini vurgulayarak sözlerini tamamladı.
Açıklama sonrasında, 16 Mart 1978’de katledilen devrimcilerin
anısına Eczacılık Fakültesi önüne kızıl karanfiller bıraktık. Hayatını kaybeden
devrimci gençlerin adlarını hep birlikte “Burada”diyerek haykırdık.
Eylemimiz boyunca sık sık “16 Mart’ı Unutmayacağız”,
“Kahrolsun MİT-CIA-Kontrgerilla”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, “Kahrolsun
Emperyalizm, Yaşasın Sosyalizm” sloganlarını attık.
İstanbul’dan Kurtuluş Partisi Gençliği
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Öneri/eleştiri ilet.